gel
güzelim tarihe bir de bu yönden bakalım. yani
ellerinden, yani ihanetin başlangıç noktasından, yani yasak meyvenin tutulmasından... bir çay bahçesi buluşmasından, dizdize
otutup muhallebi yemekten, dudakların ve dilin nasıl kullanılacağının
bilinmediği o ilk öpüşmeden, sevilen kadın üşümesin diye çıkarılan
ceketten değil de ellerinden bahsetmek istiyorum ben.
marmara'nın ege'nin ve akdeniz'in muhtelif kentlerinde ellerinden
bahsettim insanlara. ellerine methiyeler iliştirdim, mitolojik
kahramanlara dönüştürdüm, herkese biraz üleştirdim. yani güzelim ellerin
ortak payda, yani güzelim ellerin memleket havası, yani güzelim ellerin
olmazsa seninkisi eksiltili güzellik, yani güzelim ellerin afrika'nın
ümit burnu biraz. yani güzelim ben bir bartolomeu dias.
gel
güzelim tarihe bir de bu yönden bakalım. yani adından, yani bilimin
yeni paradigmasından, yani dünyanın kanayan yarasından... yani nerede
yaşadığından, aslen nereli olduğundan, kimsenin nasıl davranılacağını
kestiremediği o ilk karşılaşmadan, yani sevilen kadın sevinsin diye
gidilen bir sinemadan değil de adından bahsetmek istiyorum ben. adını
söyle bin kez, ben bulmaca sorayım sen adını söyle, ben adres sorayım
sen
adını söyle, ben alo diyeyim sen adını söyle. kahvehanelerde adından
bahsettim insanlara. adına güzellemeler yakıştırdık, adına bir çocuğu
alıştırdık, adına bir kavga karıştırdık. yani güzelim adın babilin
asma bahçesi, yani güzelim adın mutlak bir monarşi, yani güzelim adın
endüstriyel bir teori, yani güzelim adın olmasa seninkisi sahiden
kıymetsiz bir
anarşi, yani güzelim adın amerikanın yeniden keşfi, yani güzelim ben bir
americo vespucci.
gel
güzelim tarihe bir de bu yönden bakalım. yani ruhundan, yani ipekli bir
kumaştan, yani baştan aşağı yeni bir kozmostan... yani bir ruhsuz
pezevengin incittiği parçandan, yani bir hatıranın yerini diğeriyle
değiştirdiğin içindeki boşluktan, yani hiçbir şeyin cevabı olamayacağı o
sorudan değil de ruhundan bahsetmek istiyorum ben. nerede bir kavga
varsa orada ruhundan bahsettim insanlara. ruhuna mücevherler
takıştırdık, ruhunu meleklerle yarıştırdık, biraz cenneti anıştırdık.
yani güzelim ruhun rio'da bir karnaval, yani güzelim ruhun ortaçağın
idam sehpası, yani güzelim ruhun bir barbar istilası, yani güzelim ruhun
olmasa dünyayı dolaşırken yarım kalır maceram. yani güzelim
ben bir ferdinand macellan.
ne olursun güzelim tarihe bir de bu yönden bakalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder