02 Nisan 2010

sex or murder

üstünkörü içtiğin birada birazda ben vardım sanki. kahkahamdan arta kalan zamanımda, bunu sana da söylemiştim. 'evet' diye haykırmıştın sende, orospu kırmızısına benzer bir ruj vardı dudaklarında. şimdi yaşadığın her karanlığa gece diyorsun ya, hiçbir karanlık o geceye yanaşamazdı. sanki benim dünyam, kopkoyu karanlık ve senin orospu kırmızısı rujundan ibaretti..

ve gecenin geç vakitleri; ben senin terini içiyorum, ayrıca regl'in muazzam yanı bu olmalı, yerlerde vampir yemekleri. bir olay yaşanmış evet ama, seks mi cinayet mi kestiremiyorsunuz. belki ikisi birdendir.

unutma demiştim sana o gece; seks sonrası yanan sigara ucumdaydın sen. unutma 'birine şefkat duymaya başladığın anda, aslında fahişe olmaya başlamışsındır!' dinlemedin. sigaramda kaldın. söndürdüm seni. acımadım.

've lütfen içinden bir şehir geçtiğinde, sen ne yap ne et o şehirden bi daha geçme'

ve gecenin geç vakitleri; spermlerimi rimel olarak kullanıp makyajını yapıyorsun. belli belirsiz bir şarkı mırıldanıyorsun sanki bunu yaparken. çok eski bir şarkı. şarkının sesi gitgide uzaklaşıyor. evet gidiyorsun, ne öksüz ne de yetimim. sadece terkedilmek iyi bir şey değil, onu biliyorum.

ve yıllar sonra o boktan daireye dönüyorum. burda bir olay yaşanmış ama seks mi cinayet mi tam bilemiyorum, belki ikisi birdendir. senin orospu kırmızısı rujun hala masanın üzerinde duruyor, 'şimdi hangimiz fahişe' diye karaladığın küçük kağıdı buluyorum..

'içimden geçen şehirlerde ne arıyorum' diye düşünürken, tavsiyemde boğuluyorum.

burda bi olay yaşanmış ama seks mi cinayet mi belli değil. belki ikisi birdendir.

3 yorum: